MUĞLA; Orhaniye, Kızkumu, Selimiye, Bozburun

  Ben genelde yeşil ve mavinin birleştiği yerleri daha çok tercih ettiğimden bu gezi hattı sonlarına geldikçe aradaki farkı anlatmak istedim. Eğer ki sınırlı bir tatil sürecindeyseniz ve hedefinizde yeşil ve mavi varsa bu bölge sizin birinci tercihiniz olmayabilir. Kesinlikle kötü veya çirkin demiyorum her yerin kendine has güzellik ve ayrıcalıkları var. Yakın bölge ve gezi hatları ile kıyasladığım için bunu diyorum. Bana göre bu bölge yerleşik yaşayanlara huzur ve sakinlik açısından mükemmel. Biz her koyu her köşeyi göremiyoruz ama görüntü şu ki sanki teknesi olanlar veya tekne ile tatil yapanlar bu bölgenin tadını çıkartıyor gibi.

  Yol güzergahı başlangıçta inanılmaz yeşil ve doğa ile iç içe. Hatta derler ya balta girmemiş ormanlar diye aynen öyle. Orhaniye, Kızkumu deniz ve mavinin birleştiği yerler. Kızkumu efsanesi ve doğal yapısı ile harika bir yer, insanların merak edip her zaman görmek istediği ve yoğunluk yaşanan görülmeye değer. Aslında yoğun ziyaretçileri var desem de farklı bir huzur hissediyorsunuz. Park alanı müsait aracınızı bıraktığınız yerde ve yol kenarı yamacında birkaç işletme var. Burada mola verip manzaranın keyfini çıkartmak size kalmış. Aracı bıraktığınız yerden itibaren paçalarınızı sıvayıp ya da şortunuz varsa hemen denizin içinden efsanevi yoldan yürümeye başlayabilirsiniz. Her insanın zevki ve anlayışı farklı, dileyen burada bir gün geçirir dileyende kısa bir ziyaretten sonra yoluna devam edebilir.

Yol üzerinde kalma, konaklama ve yeme içmeye müsait yerler bulunmakta.

 Kızkumu, Marmaris’e 27 km, Akyaka’ya 54 km, Muğla’ya 86 km, İzmir’e 287 km, Denizli’ye 192 Km mesafededir.

Yolunuza devam ettiğinizde yeşil hat ile Turgutköy’ e geliyorsunuz burada küçük bir şelale var. Burada durmaya vaktim olmadı, dileyenler bu bölgeyi de gezebilirler. Selimiye’ ye doğru ilerlediğinizde yol güzel ama virajlı. Bu andan itibaren bitki örtüsünde ciddi değişiklikler göze çarpmakta yani ilerledikçe ormanlar azalıyor.

   Selimiye sakin ve huzurlu bir yere benziyor. Fotoğrafta gördüğünüz gibi ağaç ortamı çok az. Korumalı bir koy olduğu için teknelerin, yatların uğradığı bir yer izlenimi var. Daha öncede söylediğim gibi daha çok yerleşik düzende yaşayanlara ve emeklilere uygun bir ortam. Çok detaylı gezemedim ama yerleşim merkezindeki denize girmeyi pek tercih etmeye bilirsiniz. Mutlaka yakın çevresinde mükemmel yerler vardır ama ben gitmedim.

  Bozburun’ a ilerlerken bitki örtüsü neredeyse tamamen yok oluyor. Sarp kayalıkların altında bulunan Bozburun inanılmaz derecede sakin. Tarihinin çok eski olduğunu okuduklarımızdan ve çevredeki tarihi kalıntılardan anlıyoruz. Balıkçılıkta çok ileri seviye gelmiş bu bölge çok ciddi sayıda lüks yatlarında sığındığı bir liman.Bölgenin yapısından dolayı sahil boyunca yani İzmir’in, eski Karşıyaka’sı gibi güzel evler ve bahçelerinde rengarenk çiçeklerle süslenmiş gerdanlığı var.

   Sessiz, sakin ve huzurlu bir tatil isteyenler için uygun. Bana sorarsanız bu bölgedeki tatil için mutlaka işin içine tekne olayı girmesi gerekiyor. Adalar, gizli kalmış cennetleri görmenin en güzel yolu bence bu. Ben kendimden biliyorum araç ile yapılan gezide gördüğümüz ve yaşadıklarımız sınırlı kalıyor. Bir daha bu bölgeye gelecek olsam kesinlikle işin içinde tekne olacaktır. Ayrıca burada ahşap tekne konusunda çok iyi işler yapıldığını gördüm.Osmanlı’dan bu yana ahşap tekne inşaasının yapıldığını öğrendim. Bu bölgede yeme, içme ve konaklama fiyatları gayet iyi sıkıntı yaşamazsınız.

  Olaya geniş olarak bakarsanız Datça, Akyaka, Dalyan, Marmaris hattında gezi yapanlar için mesafeler gayet yakın. Bu tür geziler zamana, tatil anlayışına daha doğrusu şartlara göre şekilleniyor.